AVUKATLAR GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI

AVUKATLAR GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI

                      

 

                     Avukat bağımsız savunmanın temelidir. Avukat olmadan güçlü ve özgür bir savunmadan söz edilemez. Bağımsız savunmanın temeli olan biz avukatlar görevimizi yaparken türlü türlü zorluklarla karşılaşırız. Günümüzde meslektaşlarımızın çoğu görevlerini yaparken gerek kolluğun, gerekse de bazen  müvekkillerinin veya karşı tarafın saldırılarına maruz kalmaktadır.  Avukatlık, çok sıkıntılı ve emek isteyen bir meslektir. Avukatlar bağımsız ve özgür oldukları için tarih boyunca, gücü elinde bulunduranlarla sürekli bir çatışma halindedirler. Avukatların tarihi, insan hakları mücadelesi, insanlık onurunun korunması ve zulümlere karşı duruşla  geçmiştir. Bu nedenle yaptığımız iş zor ve onurlu bir iştir.

 

                           Mesleki faaliyet alanlarımız her geçen gün daraltılmakta, hak arama özgürlüğümüz kısıtlanmakta, vekâlet ücretlerine ağır darbeler vurulmakta,  avukatın yargılamanın etkin taraflarından biri olduğu adeta unutulmakta ve bu rolü elinden alınmaya çalışılmaktadır. Her geçen gün avukat sayısı hızla artmakta ve mezun olan avukatların istihdam edilmesi giderek büyük bir sorun haline gelmektedir. Unutulmamalıdır ki, adaletin gerçekleşmesi noktasında avukat, en az bir hâkim ve savcı kadar değerlidir ve gereklidir. Hakimlik ve savcılık  adaletin bir ayağı ise avukatlıkta adaletin diğer ayağıdır. Yargılama faaliyetinin iddia­, savunma ve yargılama makamı olarak ayrıldığı gerçeği evrensel hukuk devleti ilkelerindendir. Kamu gücünü elinde bulunduran bir iddia makamı ile yine kamu gücünün emrediciliğini kullanan yargılama  makamının karşısında daha zayıf ve güçsüz durumda bulunan bireylere tanınan savunma hakkı da çoğunlukla  avukatlarca yerine getirilmektedir. İşte tamda bu noktada avukat ve avukatlık mesleği çok gerekli ve değerli olmaktadır. Bu durum silahların eşitliği ilkesine de aykırıdır. Avukatları, yargılama faaliyetinin sadece bir figüranı olarak gören ve onları sadece para karşılığında iş yapan kişiler olarak sunan zihniyet derhal değişmelidir. Yeri geldiğinde avukatlar toplumsal sorumluluklarını yerine getirmişlerdir. Toplumu ilgilendiren konularda ve toplum vicdanını derinden yaralayan olaylarda avukatlar hiçbir maddi kaygı taşımadan üzerlerine düşen sorumlulukları yüklenmişlerdir.

 

                              Günümüz siyasal iktidarlarınca avukatlar etki altına alınmak istenmiştir. Ama hiçbir yerde avukatlar iktidarların egemenliği altına girmemişlerdir. Bu bağlamda, avukatlara karşı yürütülen bu gizli etki altına alma çabasının sonucunda, birçok hakkımız kısıtlanmakta, görevimizi yaparken birçok saldırı ile karşı karşıya kalmaktayız. Son günlerde avukatlara yönelik şiddet olayları tam gaz, planlı bir şekilde devam etmektedir. Diyarbakır Barosu Başkanımız Av. Tahir ELÇİ bir basın açıklaması yaparken vurularak öldürülmüştür ve maalesef  halen soruşturma dosyasında kayda değer hiçbir gelişme olmamıştır. En son İstanbul Çağlayan Adliyesinde meslektaşlarımız kolluk tarafından coplanmış ve Av. Zeycan BALCI’nın beli kırılmıştır. Yine Adana Barosu Başkanımız katıldığı bir yürüyüşte polisin biber gazlı müdahalesiyle karşılaşıp hastanelik olmuştur. Cizre de Av. Filiz ÖLMEZ kimliğinin bilinmesine rağmen güvenlik kuvvetleri tarafından darp edilmiştir. Tokat Barosu mensubu Av. Sultan AKTAŞ işi nedeniyle gittiği yerde karşı tarafın saldırısına uğrayarak yaralanmıştır. Balıkesir Barosu mensubu Av. Mehmet Volkan KIVANÇ uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmiştir. Siirt Barosu mensubu Av. Mehmet Nezir OKUR’ da takip ettiği icra dosyasındaki karşı tarafın silahlı saldırısına uğrayarak hayatını kaybetmiştir. Gaziantep Barosu mensubu Av. İsmail AKKAYA takip ettiği davanın karşı tarafının silahlı saldırısına uğrayarak hayatını kaybetmiştir.

                                   Hukuk fakültesinde  öğrencilik hayatının ne kadar zor ve sıkıntılı olduğunu herkes bilir, biz bunca çileyi, bunca eziyeti polis bizi coplasın, belimizi kırsın veya bizleri öldürsünler diye çekmedik. Gün oldu, belimizi kıranı da, bize cop vuranı da biz savunduk. Gün oldu mazlum olanı, mağdur olanı, tecavüze uğrayanı, şiddet göreni de biz savunduk. Gün oldu bizi döveni, bize kurşun sıkıp öldüreni de biz savunduk. İşte biz buyuz, biz AVUKATIZ

Saygılarımızla…

 

 

 

                                                                                BİNGÖL BAROSU

                                                                                        BAŞKANI

                                                                          Av. ABDULLAH ALAKUŞ