BASINA VE KAMUOYUNA
Bundan tam dört yıl önce 28 Aralık 2011 tarihinde, sınırı geçmeye çalışan 17'si çocuk 34 sivil vatandaşımız, Savaş Uçaklarından atılan bombalarla katledildi. Konu ile ilgili olarak, soruşturma başlatan Diyarbakır C. Başsavcılığı görevsizlik kararı vererek dosyayı Genelkurmay Askeri Savcılığına gönderdi. Ardından da Askeri Savcılık “kaçınılmaz hata” diye bir tabir uydurarak, askeri görevlilerin cezai sorumluluğundan söz edilemeyeceği”gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar vermişti. Bu karara yapılan itiraz da reddedilince normal hukuki yolların tümü tükenmiş oldu. Dosya bireysel başvuru yolu ile Anayasa mahkemesine götürülmüştü ve dosya halen Anayasa mahkemesinde karar için beklemektedir. . Bütün Türkiye kamuoyunun önünde gerçekleşen ve faillerini herkesin bildiği, insanlığa karşı işlenen bu suça ait gerçeği tespit etmek Anayasa Mahkemesinin en temel görevidir. Biz bir an önce Anayasa Mahkemesinin adalete ve hukuka uygun bir karar vermesini ve Roboski gerçeğini tüm Türkiye Kamuoyuna ilan etmesini bekliyoruz.
Yargı, vicdanları kanatan bu olayın faillerini her nedense, bir türlü bulamamıştı(!) Oysa 34 cana mal olan bu katliamın faillerini bulmak, gizlemekten daha kolaydı. Zira her resmi kurumda olduğu gibi Türk Silahlı Kuvvetlerinde de her şey kayıt altındaydı. Savaş uçaklarına koordinatları verenler de, vur emri veren kişiler de, bomba yağdıran pilotlar da bütün künyeleri ile birlikte belliydi. Ancak buna rağmen en karanlık olayları dahi çok kısa sürede aydınlatmakla övünen Türk Yargısı, katliamı gerçekleştiren faillere ulaşmak istemedi ve dosyayı kapattı.
34 gencin savaş uçaklarından atılan bombalarla parçalanarak can verdiği Roboski olayında, faillerden hiçbiri bırakın tutuklanmayı yargı önüne dahi çıkartılmadı. Faillerden hesap sorulmadı. Vur emri verenler de, bomba atan pilotlar da gizlendi, korundu.Kamuoyu halen faillerin kim olduğunu bilmemekte ve faillerin kim olduğu konusunda yetkililerden hiçbir açıklama bu güne kadar yapılmamıştır. Sabırla ve umutla,en azından faillerin kimler olduğunun açıklanmasını bekliyoruz.
Yargı ve siyasal iktidar her ne kadar bu olayın sorumlularını gizleyip korusa da Roboski Katliamı; tıpkı geçmiş katliamlar gibi asla unutulmayacak. Çünkü diğer katliamlarda olduğu gibi Roboski Katliamı da insanlığa karşı işlenen bir suç olarak hafızalarda ve tarihin kara sayfasındaki yerini almıştır. Bu katliam Devletin alnında kara bir leke, insanlık vicdanında derin bir yaradır.
Acıları yüklenmek bize düşsede, kabullenmek kaderimiz değildir. Gerçeğin ortaya çıkmasını sonuna kadar kovalayacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Roboski katliamının tüm faillerinin bir an önce yargı önüne çıkarılmasını bekliyoruz.
Basına ve kamuoyuna saygı ile duyurulur.
BİNGÖL BAROSU ADINA
BARO BAŞKANI
Av. Abdullah ALAKUŞ